Lenfadenopatiler
Çocuklarda Lenfadenit (Lenf Bezi Büyümesi)
Lenf Nodları Nedir, Ne İşe Yarar?
Lenf nodları (diğer adıyla “lenf bezleri”), bağışıklık sistemimizin önemli parçalarından biridir. Vücudumuza giren mikroplarla savaşan hücreleri barındırır. En sık boyun, koltuk altı, kasık bölgesi, çene altı ve kulak önünde yer alırlar. Normalde ele zor gelirler, nohut büyüklüğündedirler ve ağrısızdırlar.
Lenf nodları, bağışıklık sistemi aktive olduğunda — yani bir enfeksiyon, aşılama veya yabancı madde ile karşılaşıldığında — savunma hücrelerini çoğaltmak ve görevlerini yerine getirmek için büyürler. Bu büyüme genellikle geçici ve zararsızdır. Özellikle çocuklarda, sık geçirilen viral enfeksiyonlar nedeniyle boyun lenf bezlerinde büyümeye sık rastlanır.
Lenf Nodları Neden Büyür?
Lenf nodu büyümesi, yani lenfadenopati, birçok farklı nedenle olabilir. En sık nedenler şunlardır:
Enfeksiyonlar (Akut ve Kronik):
Viral enfeksiyonlar: En sık nedendir. Grip, nezle, EBV (Epstein-Barr), CMV, adenovirüs gibi hastalıklarda görülür.
Bakteriyel enfeksiyonlar: Streptokok (boğaz enfeksiyonu), stafilokok gibi mikroplar daha çok tek taraflı, ağrılı, kızarık ve hassas lenf nodu büyümesine yol açar (akut lenfadenit).
Tüberküloz: Özellikle uzun süren, ağrısız, tek taraflı ve yavaş büyüyen boyun lenf nodu ile kendini gösterir. Bazen ciltle yapışık hale gelir, ciltte renk değişikliği ya da akıntı olabilir.
Kedi tırmığı hastalığı (Bartonella henselae): Evcil hayvan teması sonrası, haftalar içinde tek taraflı büyük ve ağrılı lenf nodu gelişebilir.
Toksoplazma, sitomegalovirüs (CMV), EBV gibi etkenler: Kronik, genellikle ağrısız ve sistemik belirtilerle seyreden lenfadenite neden olabilir.
Bağışıklık sistemi hastalıkları: Otoimmün hastalıklar (lupus, juvenil artrit gibi) lenf nodu büyümesi yapabilir.
Malign hastalıklar (kanserler): Lösemi ve lenfomalar (hodgkin ve non-hodgkin lenfoma) en önemli kötü huylu nedenlerdir. Genellikle sistemik bulgularla birlikte görülür (ateş, gece terlemesi, kilo kaybı).
Tanıda Neler Yapıyoruz?
Lenf nodu büyümesi olan bir çocuk değerlendirirken öncelikle;
Süre: Büyüme 2 haftadan kısa mı, 2–6 hafta arası mı, yoksa 6 haftadan uzun mu? Kısa süreli lenf nodları daha çok akut enfeksiyonları gösterir. Daha uzun süre var olan lenf nodları ise hastanın diğer şikayet ve muayene bulguları, laboratuar sonuçları ile değerlendirilerek ayırıcı tanı yapılmalıdır.
Yer: Boyun, koltuk altı, kasık bölgesi gibi yüzeyel yerlerde mi? Yoksa köprücük kemiği üstü gibi riskli bölgelerde mi?
Sayısı: Tek bir lenf nodu mu büyük, yoksa yaygın bir büyüme mi var?
Ağrı, kızarıklık: Akut enfeksiyona mı işaret ediyor?
Genel durum: Ateş, gece terlemesi, kilo kaybı, halsizlik gibi ek bulgular var mı?
Tüm bu bilgiler, lenf nodu büyümesinin nedenine ulaşmakta bize yol gösterir.
İlk basamakta yapılan tetkikler genellikle şunlardır:
Tam kan sayımı (hemogram)
Periferik yayma
Sedim-CRP gibi iltihap belirteçleri
Kan serolojileri (EBV, CMV, toksoplazma, Bartonella vb)
Gerekli durumlarda görüntüleme yöntemleri (öncelikle Ultrason ile gerektiğinde BT/MR)
Şüpheli durumlarda tüberkülin cilt testi (PPD) ve akciğer grafisi
Bu testlerin tamamını her lenf nodu varlığında yapmak gerekmez. Veya çok daha ileri tetkiklerde yapmak gerekebilir. Hastanın öyküsü ve şikayetlerine muayene bulgularına göre testler yapılmaktadır. Üst solunum yolu enfeksiyonu olan, şikayetleri 3-4 gündür olan ve ateş, gece terlemesi, kilo kaybı, halsizlik gibi şikayetleri olmayan bir hastada; boyunda lenf nodu varlığında rutin olarak periferik yayma yapmaya gerek yoktur. Sedimentasyon bakmaya gerek yoktur. Hatta kan testi yapmaya da gerek yoktur. Hastaya göre karar vermek gerekmektedir.
Lenf Bezlerinde Ultrason Bulguları Ne Anlama Gelir?
Lenf nodlarının iyi ya da kötü huylu olup olmadığını anlamada ultrason önemli bir yöntemdir.
İyi huylu (reaktif) lenf nodları, genellikle oval şekilli, düzgün kenarlı, iç yapısı homojen ve ortasında kanlanma (hilus) gösteren nodlardır. Bu nodlar enfeksiyon gibi durumlara bağlı büyümüş olabilir.
Kötü huylu lenf nodları ise genellikle yuvarlak, kenarları düzensiz, iç yapısı heterojen ve hilusu kaybolmuş olur. Bu nodlarda çevresel kanlanma artabilir.
Kesin tanı için ultrason bulguları tek başına yeterli değildir; klinik bulgularla birlikte değerlendirilmelidir.
Hangi Durumlar Maligniteyi (Kötü Huylu Hastalıkları) Düşündürür?
Lenf nodu büyümesi tek başına kanser anlamına gelmez.
Ancak aşağıdaki özellikler varsa, malign hastalık ihtimali açısından daha dikkatli olunmalıdır:
Sert kıvamda, taş ya da lastik gibi ele gelen lenf nodları
Hareket etmeyen, çevre dokulara yapışık lenf nodları
Köprücük kemiği üstü (supraklavikuler) veya boynun arka üçgenindeki lenf nodları
2 cm’den büyük (boyun bölgesi için 2,5-3 cm) ve 4 haftadan uzun süredir büyüklüğü sabit ya da artan lenf nodları
Genel durum bozukluğu, kilo kaybı, gece terlemesi, nedeni açıklanamayan uzun süren ateş gibi klinik bulguların eşlik etmesi
Hangi Özellikler Bağışıklık Yetmezliğini Düşündürür?
Sürekli tekrarlayan enfeksiyonlar
Aynı anda birçok bölgede büyümüş lenf nodları
Gelişme geriliği, uzun süren ishal, ağız içinde tekrarlayan yaralar
Ailede immün yetmezlik öyküsü
Bu bulgular varsa, bağışıklık sistemi testleri yapılması gerekir (immünoglobulin düzeyleri, lenfosit alt grupları vb.).
Takip ve Biyopsi Kararı Nasıl Verilir?
Çoğu lenf nodu büyümesi enfeksiyonlara bağlıdır ve zamanla küçülür. Aşağıdaki durumlarda hasta yakın izlemeye alınır:
2–4 haftalık takipte küçülme var → genellikle tedavi gerekmez, izlenir.
Boyut sabit ya da büyüyor, enfeksiyon dışı bulgular var → ileri tetkikler yapılır.
Biyopsi ne zaman yapılır?
4-6 haftadan uzun süren, 2 cm’den büyük (boyun için 2,5-3 cm) ve küçülmeyen lenf nodlarında
Malignite düşündüren fizik bulgular varsa (sert kıvamda, çevre dokuya yapışık, hareketsiz, atipik yerleşimli lenf nodları)
Tedaviye yanıtsız lenfadenit varsa
Yukarıda da bahsedilen malign hastalık düşündüren (halsizlik, kilo kaybı, gece terlemesi, nedeni açıklanamayan uzun süren ateş) klinik bulgular varlığında
Biyopsi tekniği olarak, çocuk hastalarda, lenf nodunun tamamının cerrahi olarak çıkarılması ve patolojiye gönderilmesi önerilir. Gerektiğinde kültür, PCR ya da özel boyamalar yapılabilir.
Tedavi Nasıl Yapılır?
Viral enfeksiyonlara bağlı lenfadenitlerde tedavi gerekmez, kendiliğinden düzelir.
Bakteriyel lenfadenit varsa (ateş, ağrı, kızarıklık ile birlikte) antibiyotik tedavisi başlanır.
Apseleşmiş lenf nodlarında drenaj gerekebilir.
Kedi tırmığı hastalığında bazı antibiyotikler etkilidir (örneğin azitromisin).
Tüberküloz lenfadenit özel tüberküloz ilaçları ile tedavi edilir.
Kronik enfeksiyonlara bağlı lenfadenitlerde etkenin tanımlanması tedaviye yön verir (toksoplazma, EBV gibi).
Patoloji sonucu ile malign hastalık (lösemi, lenfoma, nöroblastom ..) tanısı konulan hastalar için, uygun kemoterapi ve radyoterapi planlanmaktadır.